Teknolojideki hızlı ilerleme karşısında, faks makinelerinin raf ömrünü hatırlayanlar için dahi şimdi daha invaziv olmayan çözümler öne çıkıyor. EPFL İleri Üretim Teknolojileri Laboratuvarı, vücudun içindeki hasarlı bölgelere canlı mürekkep ile onarım yapan, yutulabilir bir biyoyazıcı geliştirdi. Bu cihaz, mikro robotlar ve kapsül kameralar gibi diğer minimally invasive teknolojilerden ilham alıyor ve yerinde biyoyazıcı prensiplerini akıllı kapsüllerin ilaç salınım konseptleriyle birleştiriyor.
Gastrointestinal sistemdeki yumuşak doku hasarlarını hedefleyen bu yaklaşım, şu anda çoğu ülser ve kanama için gereken cerrahiye alternatif olarak görülüyor. MEDS olarak adlandırılan tam adı Manyetik Endolüminal Biriktirme Sistemi, küçük bir kalem gibi işlev görüyor: içinde biyomürekkep haznesi bulunan ve bu mürekkebi dışarı iten bir yay mekanizmasına sahip. Mürekkep, canlı hücrelerle yüklü olabiliyor ve dikiş atma işlevi görerek yara üzerinde yeni dokunun oluşmasını destekliyor.
Yatırım yapılan çözümde, cihaz yalnızca biyomürekkep ile çalışıyor; içerisinde elektronik parça bulunmuyor ve ilerlemesi dışarıdan izleniyor. Doğru konuma ulaştığında, çalıșan cerrahlar ya da bilim insanları yakın kızılötesi lazer ile mürekkebin salınımını tetikliyorlar. Kapsülün yönlendirilmesi ise harici bir mıknatıs sistemiyle sağlanıyor; bu sayede kapsül geri çekilene kadar istenen bölgede tutulabiliyor.
Laboratuvar testleri, simüle edilmiş mide ülserleri ve kanama üzerinde olumlu sonuçlar verirken, hayvan deneyleri tavşanlar üzerinde uygulanabilirliğini gösterdi. Doktora öğrencisi Sanjay Manoharan laboratuvar ortamında gerçekleştirilen kontrollü deneylerde, hücre yüklü biyomürekkebin 16 gün boyunca yapısal bütünlüğünü koruduğunu belirledi. Bu bulgu, mürekkebin büyüme faktörlerini salarak yara iyileşmesini destekleyen bir mikro-biyoreaktör potansiyeline işaret ediyor.
Ekip, daha ileri çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu ve bu sistemi kan damarları ile periton gibi diğer dokular üzerinde de test etmek istediklerini ifade ediyor.